Kimler Geldi Kimler Geçti

Aşk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Aşk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Pazar, Nisan 1

İmkansız Aşk


Belki hala bir umut vardır bizim için.Dünya her gün güneşin etrafında dönmekten vazgeçmiyor,güneş her gün doğuyorsa belki biz de tekrardan kavuşuruz.Belki yıldızlar kayarken içten ve masum inanışlarla tuttuğumuz dileklerimiz gerçekleşir.Hiç derman bulunamaz denilen dertler derman buluyorsa biz de birlikte oluruz belki de eskisi gibi.İmkansız denilen şeyler pes edilmeden imkanlaştırılıyorsa imkansız denilen aşkımız da imkan bulur belki yaşamaya.
Bir bebeğin ilk gülümsemesi gibiydi aşkımız.Öylesine saf ve öylesine sebepsiz.Görenleri de gülümseten cinsten.Maşallah dedirtebilen.Melekler güldürürmüş ya bebekleri bizi hiç güldürmedi ki sevgilim.Bizim aşkımızı istemediler.Engel oldular.Oysa Allah istiyordu bizi.Tesadüf denilen bazen harika sonuçlar doğurabilen bazense içine meteor yağmuru yağmasını sağlayabilen o şey sayesinde bizi bir araya getirdi.
Bir annenin kaçırılmış olan evladına kavuşması gibiydi kavuşmamız.Sımsıkı sarılıp daha da kenetlenmiştik birbirimize çünkü bir daha kaybedebilirdik birbirimizi.O çaresizliği bir kere tatmıştık.O yüzden gözümüzden bile  sakınıyorduk birbirimizi.Ama sonra ne olduysa ayrıldı yine yollarımız.Kaybolmuş gibiydik.Bir bebeğin dünyaya geldiği an yaptığı şeyi yaptık.Ağladık.Tek farkımız onun nedenini bilmemesiydi.Bizse birbirimizden ayrıldığımız için ağladık.Özlediğimiz zaman özledim diyemediğimiz için.Mutlu olduğumuz zaman paylaşamadığımız üzgün olduğumuzda sana ihtiyacım var diyemediğimiz için sensiz yaşamanın anlamı yok diyemediğimiz için ağladık.Sadece ağladık.Ve sonra tesadüf yine tesadüf denilen o şey bizi ilk tanıştığımız yerde tekrar bir araya getirdi.Kaderin bir cilvesi miydi bu?Aynı günde aynı saatte aynı yerde olmamız  tesadüfle açıklanabilir miydi?O günden sonra hayatımızdan tesadüf kelimesini çıkardık.

Perşembe, Şubat 16

Ben Hikaye Yazarsam Anca Romantik Olur Zaten



Ayrılığın ne demek olduğunu bilmiyor
lardı.Bilmek istemiyorlardı.İkiside birbirini bırakmamaya söz vermişti.Sonsuza kadar!Onların
aşkı sonsuza kadar sürecekti.Sıkı sıkı kenetledikleri ellerini ayırmamaya söz vermişti onlar
Birlikte oldukları zaman son konuşacakları şeydi ayrılık.Kız:Beni bırakma lütfen dayanamam..
demişti.Oğlan:Asla sevgilim,asla!Sensiz yaşayamam.Ve sonra gözleri huzurla kavuştu manzara-
nın eşsizliğinde...Kız sevdiği oğlana daha da sokuldu...Ona yaslanmak güç veriyordu ona.Her
saniye hissediyordu bunu.Çok sevinmişti oğlan sevdiği kız ona daha da yakınlaştığı için.Böy-
lece içine çekmekten doymadığı kokuyu-sevgilisinin kokusunu- daha da içine çekebildi.Doymu-
yordu kokusuna.Doyamıyordu!İçine çektiği her an içinin en derininde patlamaya hazır bir yan-
ardağ olduğunu hissediyordu.Çok derindi bu.Kokusu onu ateşliyordu sanki.Kız ise sevgilisinin 
düşüncelerini okumuş gibi gülümsedi.Böyle birşey nasıl olabiliyordu?!Bir gülümseme insanın
içine böyle nasıl işleyebilirdi!Nasıl eritebilirdi insanı!Nasıl...Bunu bilmeyi çok isterdi
oğlan.Belki o zaman sevgilisinin taptığı gülüşünün onu eritmesine engel olabilirdi.Düşünmeyi
bıraktı ve o da tatlı bir gülümsemeyle karşılık verdi kıza.Gülüşüne karşılık verene kadar ba
ya zaman geçmişti.Kendini şapşal gibi hissetti.Kızın gülüşü onu etksiz bırakıyordu.Harikay
dı bu duygu.Etkisiz kalmayı severdi eğer sevgilisi ona gülümserse.Ve tekrar manzaraya daldı
gözleri ikisininde.Konuşmadan birbirlerine sevgilerini söyleyebiliyorlardı.Etraflarından sev
gi dalgaları yayılıyordu her saniye.İkiside bunun farkındaydı.Birbirlerine sarıldıkça sevgil
erinin sıcaklığını daha da hissediyorlardı.Bugüne kadar hiç kavga etmemişlerdi.Birbirlerini
kırmaktan korktukları için falan değil.Her konuda mükemmel şekilde anlaştıkları için.Hiç zıt
düşüncelere sahip oldukları bir konu çıkmamıştı.Çıksa bile mutlaka çözüme kavuştururlardı.H
içbirşey onların sevgilerinden daha önemli değildi.Hiçbirşey onları ayıracak kadar önemli ol
amazdı.Kızın elini nazikçe eline aldı ve kokusunu içine çektikten sonra öptü.Kız başını hafi
fçe oğlana çevirdi ve gözlerini kapatarak gülümsedi.O kadar huzurluydu ki.Oğlanı ne kadar se
vdiğini düşündü.Onu sevmenin ona ne kadar huzur verdiğini...Onu sevmenin nefes almasını sağ
ladığını...Ve bunları düşündükçe daha da sevdi oğlanı.Her saniye aşkı büyüyordu.Delicesine
bağlanmıştı ona.Onu görmeden bir saniyesi geçince mutsuz ve huzursuz oluyordu.Birden iyice
yerleştiği güçlü omuzlardan kurtuldu ve dudaklarına küçük bir öpücük kondurup hemen geriye
kaçtı.Çok utanmıştı.Ama kendini daha özgür hissediyordu artık.Daha mutlu.İçinden kahkahalar
atmak geldi ama oğlanın tepkisinden çekiniyordu.Onun tepkisini bekliyordu.İnanamıyordu oğlan
Sevdiği onu öpmüştü.Hem de o alev gibi dudaklarıyla.Kendini  hiç bu kadar mutlu hissetmemiş
ti.Şapşal gibi gülüyordu içinden.Donup kalmıştı.Kahkahalara boğulmamak için zor tutuyordu ke
ndini.Böyle bir mutluluğu daha önce tatmamıştı.Kız onu öptükten sonra hemen geriye kaçmıştı
ve çok utandığı da belliydi.Çevik bir hareketle kızın başını çevirdiği yöne oturdu.Gözlerini
yere indirmişti utancından.Nazikçe başını yukarı kaldırdı kızın.Gözgözeydiler.Sonsuza kadar
böyle kalabilirlerdi.Oğlanın içinde savaşıyordu duyguları.Kızı öpmek için duyduğu delice ar
zu ve kızı korkutmaması için öpmemesi gerektiği gerçeği.Birincisi baskın çıktı ve dudakları
büyük bir açlıkla birleşti.Sabah olduğunda ikiside dün geceyi anımsadılar ve içlerini büyük
bir huzur kapladı.Kız oğlanın göğsünde uyuyordu.Sevgilisini uyandırmadan onu yumuşak bir şek
ilde öpüp ayağa kalktı ve kıyafetlerini giydi çabukça.Ses çıkarmadan.Ona harika bir kahva
ltı hazırlamak istiyordu.Aşağı dereden su almaya giderken dikkatli olması gerekiyordu.Çünkü
bu dağda tehlikeler eksik olmazdı.En büyük tehlike ise ölümcül olan uçurumlardı.Ama kız bili
rdi bu yolları.Sevgilisine kavuşmak için kaç kez geçmişti bu yollardan.Tatlı tatlı şarkı mır
ıldanırken dün gecenin huzuruyla aniden bir ses duygu ve başını  oraya çevirdi.Küçük bir çoc
ukla onu uçuruma sürüklemiş olan kocaman bir keçi.Kız düşünmeden oraya koştu çocuğu tuttuğu
gibi güvenli bir yere attı.Keçide korkup gitmişti.Ama dengesini kaybetti ve uçurumdan aşağı
düştü.Çığlıkları duyuluyordu.Son anda bir dala tutunmuştu ve yukarıya çıkamıyordu.Sevgilisin
in çığlıklarını duyan oğlan koşmaya başladı.Ama dal gitgide kayıyordu ve kızın diğer eli kay
mıştı sadece tek eliyle dayanmaya çalışıyordu.Artık dayanacak gücü kalmamıştı çığlıkları duy
ulmuyordu.Nefesi de tükenmişti.Elini bırakırken ağzından çıkan son şey seni seviyorum oldu..
Ve tam bıraktığı anda sevgilisinin güçlü eli onu yakalamıştı.Onu hemen yukarı çekti ve kucağ
ına oturttu.Kız çok korkmuştu.Sevgilisi ona sımsıkı sarıdı ve korkmamasını onu bir daha hiç
bırakmayacağını söyledi.Kıza güç vermeye çalışıyordu ama kendisi yıkılmıştı.Gözlerinden akan
yaşları kimse görmüyordu.Bu onlara büyük bir ders olmuştu.Bir daha birbirlerini bırakmamaya
yemin ettiler.Ve bir daha asla birbirlerini bırakmadılar.Ayrılığı yenmişlerdi...


Evet.Ne kadar romantiğim değil mi?Bir hikaye yazayım dedim ortaya çıkan bu.Vıcık vıcık bir aşk oldu.Çok abartmışım dimi ya?Ayrıca çok mantıksız.Kahvaltı hazırlayacak dereden su almaya gidiyo :D Hayalgücüme bir kez daha hayran kaldım.Benden adam olmaz.

Pazar, Şubat 12

14 Şubat Hediye Fikirleri

14 şubat sabahı kadın uyanır uyanmaz;
— Kocacığım! Rüyamda ne gördüm biliyor musun, akşam eve elinde çok güzel bir paketle geliyorsun…
—Eee
— Ben de paketi heyecan içinde açıyorum ve içinden ne çıkıyor biliyor musun?
— Eeeee!!!
— Bir inci kolye! Sence bunun anlamı ne olabilir?
Adam gülümser:
— Bu akşam öğrenirsin sevgilim, der.
Akşam olur adam elinde güzel bir paketle eve gelir.. 
Kadın gözlerine inanamaz; çok heyecanlanır:
- Kocacığım sen bir harikasın!..
Kadın paketi aceleyle açar.. 
Kutunun içinden bir kitap çıkar. Üzerinde;


“RÜYA TABİRLERİ” yazmaktadır!! :)


Ha ha ha! Şu erkekler ne espritüel insanlar değil mi? 14 şubat yaklaşıyor ben kutlayamıyorum bari 14 şubatla ilgili bir şey paylaşayım dedim.Ama zaten bana 14 şubat saçma geliyor.Sırf hediye aldırma çabaları yani.Nasıl para kazanabiliriz diye düşünüyorlar ve böyle abidik gubidik günler çıkarıyorlar.14 şubatın hikayesini biliyor musunuz?Normalde böyle şeyler beni etkiler ama ne bileyim bundan etkilendiğim söylenemez.Bilmeyenler tık tık


Herkes şimdi harıl harıl düşünüyordur ne hediye alsam sevgilime diye.Ben de size bir kolaylık yaptım internetten araştırdım buldum ettim.Alıntıdır bilginize.Zaten rahatım hediye alacağım kişi yok.Aslında var ama yok :)



Fikir 1:
Şişedeki Mesaj adlı o pek romantik filmi hatırlıyorsunuz değil mi? Size bir şey hatırlatıyor mu bu? Evet, aynen öyle, gidipgüzel bir şişe buluyoruz, böylece aşkımızı bu şişe ile resmen ilan etmiş oluyoruz. Herhangi biri işimizi görür, ama tercihen renkli ve küçük olsun. Şişenin etiket kısmına sevgilinizle birlikte çektirmiş olduğunuz, eğer yoksa sadece ona ait güzel birfotoğrafı suyla biraz eskiterek yapıştırın, (ne de olsa denizde bulunmuş bir şişe bu), içine de biraz kum, kırmızıya boyayacağınız minik çakıl taşları, küçük bir gül ve de ona olan aşkınızı anlatan şu şiirlerden yazıp koyun. Mantar bir kapakla şişeyi kapatın ve güzel bir paket yapın. Bulabilirseniz, şişenin ve resmin etrafına yosun parçaları da yapıştırabilirsiniz, çokhoş durur. Göreceksiniz, sevgiliniz bu hediyeye bayılacak. (Bu arada kağıdın ucuna ince bir ip bağlayıp şişeden sarkıtırsanız, çıkarma aşamasında sorun yaşamazsınız.)


Fikir 2:
En güzel aşk şarkılarını dolduracağınız bir CD, sevgiliniz için son derece özel bir hediye olacaktır. Bunu CD dolduran dükkanların birinde yarım saat içinde yaptırabilirsiniz. Önemli olan şarkıların seçimi. Bir de kapağı mutlaka siz hazırlamalısınız. Çok kolay olacak bu, kalınca bir kağıda yine o şirin şiirlerden birini veya sevdiği şarkının sözlerini yazıp renkli kalemlerle süsleyebilir, kurutulmuş çiçekler yapıştırabilirsiniz. Bundan daha size özel bir albüm var mı dünyada?


Fikir 3:
Hemen kitap çeşidi bol olan kitap evlerinden birine gidin ve çocuk kitaplarının bulunduğu reyona dalın. Burada birbirinden sevimli kitaplar bulacaksınız. Mutlaka resimli ve de öyküsü aşkla ilgili olanlarından (mesela Pamuk Prenses, Sindirella, Uyuyan Güzel vs) birini seçin ve heyecanla evinize dönün. Yapmanız gereken diğer önemli şey, sevgilinizin resimlerinden birkaç tane edinmek. Annesi veya kardeşi bunun için size yardımcı olabilir. Bu mümkün olamıyorsa tek bir fotoğrafla idare edeceksiniz. Gerisi çok kolay ve zevkli. Kitabın kahramanlarından birine kendinizin, diğerine onun resimlerini yapıştıracaksınız (tabii ki sadece yüz kısımlarına), işte bu kadar. Ölçülerin birebir olması hiç de şart değil, hatta boyutların biraz asimetrik ve çocukça olması, kitabınızı çok daha güzel gösterecektir. İşte tamamen size özel, şirin bir hediye. 


Fikir 4:
Sanatçı ruhlu ve post-modern bir çalışma için işte süper bir öneri. Bunun için ihtiyacımız olan şey 5-6 sayfalık bir gazete ve fotoğraflarınız. Ek olarak da renkli kalemler, boyalar, kalpli çıkartmalar, resimler filan; bunları siz belirleyeceksiniz. Yapacağınız şey sadece sizin aşkınıza özel bir gazete olacak. Sayfalara fotoğraflarınızı yapıştırın ve altlarına o fotoğraflarla ilgili anılarınızı (örneğin o gün ne kadar güzel/çekici olduğunu, ne kadar etkilendiğinizi, neler konuştuğunuzu, hatta onun fark etmediği ama sizden kaçmayan romantik detayları) yazın. Eğer henüz böyle anılarınız yoksa, tamamen uydurma, hayali haberler, öyküler yazabilirsiniz. Hatta böylesi çok daha komik ve eğlenceli olur. İsterseniz sadece yüz fotoğraflarınızı keserek ve gazetede zaten bulunan resimlerin üzerlerine yapıştırarak hediyenizi daha da ilginç bir hale getirebilirsiniz. Kalemler ve kalp resimleriyle de süsledikten sonra gazetenizi güzelce katlayıp paketlemeden, ama kalın, kırmızı bir kurdeleyle bağlayarak sevgilinize sunabilirsiniz. Bu arada tarih olarak Sevgililer Günü’nün tarihini yazmayı unutmayın ve bu eşsiz gazeteyle ona olan aşkınızı da böylece ilan etmiş olun. (Bu gazetenin değiştirmeyeceğiniz tek şeyi ismi olsun, bu çok daha sempatik görünecektir)


Fikir 5:
İnsanın duygularına hitap eden ilk beş şey nedir diye sorsak, tabii ki beş duyumuz deriz. Alın size parlak bir hediye fikri daha. Bu kez işimiz kutumuza sevgilimizin beş duyusuna hitap edecek olan beş güzel şey koymak. Nasıl mı? Şöyle ki; kokuiçin minik bir parfüm, tad için kalpli bir çikolata, göz için şık bir çerçeveye koyduğunuz bir fotoğrafınız, kulak için güzel bir aşk şarkısı ve dokunma için bitkisel bir masaj yağı seçin (tutkulu aşıklara ylang ylang yağı önerilir genellikle). Hediyelerinize minik etiketler bantlayıp üzerlerine bildiğiniz bazı aşk dizelerini veya “aşkımızı daha fazla koklayabilmen için, aşkımızı daha güzel hissedebilmen için, aşkımızı daha iyi duyabilmen için..” cümlelerini yazarsanız çok daha etkileyici ve anlamlı olacaktır.


Fikir 6:
Unutmayın ki aşkın diğer bir yolu da mideden geçer. O yüzden hem mideye hem de kalbe hitap eden bir önerimiz var. Çin kurabiyelerini bilirsiniz, içinden geleceğinizle ilgili kıssadan hisse cümleleri çıkar (falım sakızı gibi). Annenizden size bunlardan birkaç tane yapmasını rica edebilirsiniz. Sizin yapacağınız tek şey, içi boş olan kurabiyelerin içine, pişmeden önce kendi aşk cümlelerinizi yerleştirmek. Bu cümleler, ünlü aşk sözleri veya şiirlerden alıntılar olabilir. Ama en güzeli, bütün cümleler çıktığında bir bütün oluşturması. Böylece hem sevgiliniz son parçaya kadar merakla bekleyecek, hem de parçaları anlamlı bir bütün haline getirmek için dizerken birlikte çok eğleneceksiniz. Yalnız kurabiyeleri şık bir kutuya yerleştirip kırmızı kurdeleyle paketlemeyi ihmal etmeyin.


Fikir 7:
Bu hediye için biraz yol almış bir ilişkiniz olması gerekiyor (en azından birkaç ay). Önce bir kutu bulun (basit bir ayakkabı kutusu işinizi görür) ve kırmızı bir kağıtla kaplayın. Sonra sevgilinizle paylaştığınız her detayı hatırlamaya çalışın. Örneğin birlikte görüp çok beğendiğiniz bir filmin VCD’sini (duruyorsa filmin biletini kapağına yapıştırarak), çok sevdiğiniz şarkının bir kopyasını, birbirinize söylediğiniz komik ve sevimli cümleleri ve aklınızda yer etmiş romantik anılarınızı yazdığınız bir mektubu, belki gittiğiniz bir maçın biletini, size verdiği çiçeğin kurutulmuş halini, hatta gözyaşlarınızı sildiği kağıt mendili, birlikte kullandığınız ve anısı olan hemen her şeyi kutuya yerleştirin, güzelce kapatıp üzerine yine birlikte çektirdiğiniz bir resminizi yapıştırıp verin. Oldukça kişisel ama çok anlamlı bir hediye olacak bu. (Henüz bu birikime sahip değilseniz bile aklınızda tutun ve gelecek sene kullanmak üzere malzeme biriktirmeye başlayın).


Fikir 8:
“Tepeden Tırnağa Aşığım Sana” cümlesini gerçeğe dönüştürmeye ne dersiniz? Öncelikle bu cümleyi güzel bir kağıda veya karta yazıp hediye kutunuzun üzerine yapıştırın. Kutunun içine gelince; işte esas eğlence burada. ‘Tepeden tırnağa’ deyimini simgeleyecek pek çok şeyi koyabilirsiniz kutuya, maksat sevgilinizi vücudunuzun her parçasıyla sevdiğinizi temsil edecek eşyalar olması. Sevgilinizin cinsiyetini bilemediğimiz için rasgele söylemek gerekirse, güzel bir bere, diş fırçası, dudak yumuşatıcısı, göz rimeli, resimli vücut dövmeleri, eldiven, çorap, sevimli iç çamaşırlar vs vs.. Dilediğiniz kadar büyütebilirsiniz listeyi, komik ve anısı olan şeyler de ekleyebilirsiniz. Burada önemli olan, ona duyduğunuz aşkınız. Bundan çok etkileneceğine ve bunları her kullandığında sadece sizi düşüneceğine emin olabilirsiniz.


Fikir 9:
Romantikler buraya. Tanıdığınız, bildiğiniz bir takıcı varsa bu öneri tam size göre. Sevgiliniz için özel bir yüzük veya kolye ucu yaptırabilirsiniz (küçük bir şey olacağı için fazla masraf çıkarmayacaktır, ayrıca mutlaka gümüşü tercih edin, altını değil). Tercihiniz yüzükse, önerimiz ikiniz için de yaptırman. Her iki yüzükte de yarım bir kalp olması son derece anlamlı olacak. Yani, “ikimiz bir bütünüz” mesajı  Güzel bir yemeğin ardından hediyenizi verin ve çıkan yüzükleri birlikte takın. Çok romantik değil mi? Aynısı kolye ucu için de geçerli. Tabii erkeklerin kolye takabilir olması şartıyla. Özel olarak yaptırma imkanınız yoksa, sade bir yüzük veya kolye ucu alıp arkasına ismini ve aşkınızı anlatan kısa bir cümleyi yazdırabilirsiniz. Bulabilirseniz kapaklı ve içine resim koyulabilen kolye ucu süper olur.


Fikir 10
Bu önerimiz ise sevgilinizin hobilerine bağlı. Eğer maç tutkunuysa gidip bir futbol topu alıyorsunuz ve üzerine yaldızlı ve renkli kalemlerle (tuttuğu takımın renklerine dikkat, durduk yerde kavga çıkmasın) onu ne kadar sevdiğinizi anlatan cümleler yazıp kalpler ve çiçeklerle süslüyorsunuz. Aynı şeyi tuttuğu takımın formasıyla da yapabilirsiniz. Üstelik artık pek çok yerde renkli tişört baskısı yapılıyor. Sırtında sizin fotoğrafınız olan bir formayı giymek ve maçları bu formayla izlemek ikinizin de çok hoşuna gidecek. Yok eğer kahve içmeye bayılıyorsa, büyük ve sade bir kupa alın, alırken porselen üzerine baskının nerelerde yapıldığını sorun. Tatmin edici bir cevap aldıysanız, bu kupanın bir yüzüne birlikte çekilmiş veya sadece size ait bir fotoğrafı, diğer yüzüne de onu neden sevdiğinizi belirten birkaç cümleyi bastırın. Bu baskıyı yapan bir yer bulmakta zorlanırsanız, çıkmayan cam boyalarıyla kendiniz de güzel bir kupa yapabilirsiniz. Artık kahve “içmek onun için çok daha anlamlı olacaktır.


Ayrıca şu sitede de güzel hediyeler var : 
Herkesin olanın olmayanın sevgililer günü kutlu olsun be şimdiden! :)